Posted on by Dilek OrbatuYorum bırakınYazıyı Düzenle
iYİ hissetmek,ruhun ben buradayım diye haykırışıdır.
Pandemi günlerinde sağlık ve beraberinde gelecek kaygısının ,ekonomik
nedenlerin getirdiği umutsuzluk ,manevi dünyamızın aydınlıklarının köşesinde
bir başka virus bulaşıcılığıyla beklemekte.
Zorluklar ,yaşamımızın her alanında karşımıza çıkan alışkanlıklarımız gibidir.
Onları ilginç kılan ise üstesinden gelindiğinde hayatımıza anlam katmasıdır.
Hayat uzun bir ömre sahip olmaksa eğer kaplumbağalar dünyanın en mutlu
canlıları olurdu.
Yastık altındaki paranı bozdurur bozdurur harcardın, ekmeğin olsa ısıtır ısır
yerdin.
Oysa hayat tek yönlü bir yol ,tekrarı olmayan yazdığında anında rolünü
oynadığın , bir kez kullanabileceğin provası olmayan bir hak.
Kalbin rehberin.
Seni olmayı hayal ettiğin her yere götürebilir.
Alçakgönüllü ,gösterişsiz , iddiasız bir mutlulukla ,hayatını güzelliklerle
kuşatırsın.
Yaşamımızda farklı nedenlerle bir araya gelmemiz gereken insanlar ,hep bizimle
seyahat edeceklerini düşünürken ,istasyonlardan birinde trenden inecekler ya da
biz durakları hatırlatacaktık.
Kimisinin eksikliği o kadar fark edilmez , kimisi de kalıcı bir boşluk bırakarak
hayatımızdaki rollerini yerine getirmişlerdir.
Hepimizin karşı karşıya olduğu muamma hangi istasyonda ineceğimizi
bilmememiz .
O nedenle en iyi şekilde yaşamak için ,en iyi şekilde sevmek, ahenkle, karışık
hale getirmeden dürüstçe söylemek ,paylaşmanın en derin anlamını
duygularımızın
saflığını ve inançlarımızı bozmadan dile getirmek ,insan olmak gerek.
Geçmişte yaşanan karanlık anları bırakıp, An’da farkındalığımızla
Deneyimlemek üzere , özgürce , geleceğe ilerlemeliyiz.
Bırakalım sevgi yüreklerimizin sahilleri arasında gel-git çalkalanan bir deniz olsun .
Yalnız olduğunuzu unutmayın.
Belki yaşam müzİğimiz aynı ama nağmeleri çıkaran teller farklıdır.
Hayatın elidir, yüreklerimizi saklayacak olan.
Getirecekleriyle söyleyecektir, duyman gereken yazdığın senaryodaki cümleleri.
Düşüncelerinizi bilgelikle seçin.
Gerçekleriniz şeklinde karşınıza çıkacaktır.
Bugünlerde enerjiniz nereye aktarmayı tercih ediyorsunuz .
Mikroçiplere mi?
Hastalıklara mı?
Yeni bir huzur ve ahenk dünyası yaratmaya mı?
Dikkat etmelisiniz.
Dünya mekanik .
Keyif ucuz.
Mutluluk bilgisayarlaştı.
Yanılgılarınız ve ertelemeleriniz arttı.
Olduğunuzdan başka biriymiş gibi kendiniz algılamanız ve davranmanızı realize
etmeniz oldukça kolay , anlaşılır ve kabul edilebilir değil mi?
Olabileceğiniz en iyi nokta bu mu?
Daha iyisiniz.
Pek çoğumuz güvenli bir yaşamın peşindeyiz.
Herkes bizden, başarılarımızdan , güzelliğimizden, yakışıklılığımızdan söz
etsin istiyoruz.
Bir şey olmak istediğimiz andan itibaren özgürlüğümüzü kaybediyoruz.
Büyüyen endişelerimizle yeni korkularımıza teslimiz.
Bedenimize de zarar vermekteyiz.
DNA’ mızı bile bir şuur ağıyla yönetmekteyiz.
Gerçek kimliğimizi tanımamız ne kadar güç görünüyor değil mi?
Dünya bir uykudur , ölünce uyanır insan ,Sen erken davran ,ölmeden önce uyan
der Mevlana ,
Gülün Adı adlı eserinde ;Eco :
Umbertino söze karıştı:’’Yaşamını tehlikeye attığını biliyor musun?’’
‘’Olsun’’ diye yanıtladı Michele.
‘’Ruhunu tehlikeye atmaktan iyidir.’’
Der.
Şahane bir Pazar günü diliyorum.