Dünyamızı etkileyen doğa olayları, doğanın olağan bir döngüsüdür.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından afet ; etkilenen bireyler için fiziksel yaralanmalara, can ve mal kayıplarına neden olan, sosyal hayatı ve normal yaşamı durdurarak ya da kesintiye uğratarak toplumları etkileyen ve etkilenen toplumlar tarafından yerel imkânlar ile baş edilemeyen doğal, teknolojik veya insan kaynaklı yaşanan her türlü olaylar olarak ifade edilir.
Doğal afet deneyimleri çocukluk döneminde beklenmedik yaşanan deneyimlerdir.
Çocukların bilişsel ve sözel ifade yeteneklerinin tam gelişmemiş olması ve duygularını yetişkinler gibi ifade edememeleri doğal afetlerden etkilenmedikleri anlamına gelmez.
Aksine, çocuklar ve ergenler afetlerin etkilediği en hassas ve savunmasız afet mağdurlarıdır.
Çocukluk çağında yaşanan doğal afetlerin yarattığı travma etkilerine bağlı olarak ifade edilen somatik yakınmalar yaygın bir tepki olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sadece posttravmatik stres sendromu gibi psikolojik bozukluklar değil, afet mağdurları, sağlıklı bir grup ile karşılaştırıldığında; kas iskelet sistemi sorunları alt ve üst ekstremite rahatsızlıkları ve solunum problemleri gelişimi açısından riskli bulunmuştur. Küçük yaş grubundaki afetzede çocukların kendi yaş grubundaki çocuklar ile karşılaştırılmasında ise Gastrointestinal Sistem sorunlarının ve uyku bozukluklarının daha fazla bildirildiği sonucuna varılmıştır.
Yaşanan sağlık sorunlarının değerlendirilmesinde bu dönemlere ait gelişim süreçlerinin özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır.
Çocuklar doğal afeti yaşamış ya da medya aracılığı ile sadece yaşananları defalarca görmüş olabilir. Hangi şekilde afete maruz kalmış olursa olsun, doğal afetler çocuklarda tepkisel davranış değişiklikleri meydana getirir.
Oyun çağı çocuklarında etklenmeler, sıklıkla doğal afetlerin neden olduğu kayıpları hatırlatan oyunlar oynama, yaşananları öykü gibi sürekli anlatma, doğal afetlerle ilgili ısrarcı bir şekilde sorular sorma ile de kendini gösterebilir . Kekemelik gibi konuşma bozuklukları ve aşırı strese bağlı sağlık sorunları da gelişebilir
Okul çağında, itaatsizlik ya da ebeveynlere aşırı bağlanma davranışları da gözlemlenebilir. Bu yaş grubu için okul arkadaşları ve akran ilişkileri çok önemlidir. Arkadaşlarını kaybetme ya da arkadaşlarından ayrılma gibi bir durum yaşadıklarında depresyona kadar giden psikolojik sorunlar yaşanabilir. Ergenlerde yaşanan olaylardan uzaklaşmak için madde kullanımına yönelmeler görülebilir. Madde kullanımına bağlı saldırganlık ve suç işleme oranları da artabilmektedir.
Doğal afetlerde kurulu ve gerekli düzenin bozulmasına bağlı bulaşıcı hastalıklar ve hafif-orta-ağır malnütriyonlara kadar ciddi sağlık sorunları yaşanabilmektedir.
Yapılan çalışmalarda yaşanan doğal afetlerin onları daha savunmasız ve geleceğe karamsar bakan bireyler haline getirdiği gösterilmiştir.
Bu nedenle çocukların korunmasını sağlamak için okul-toplum temelli stratejilerin kullanılması gerekmektedir.
Dünya genelinde meydana gelen afetlerden her yıl yaklaşık 250 milyon insanın etkilendiği düşünülmektedir.
Önümüzdeki on yıl içinde de bu sayının artarak 350 milyon insana ulaşacağı tahmin edilmektedir.
Bu sayının yarısını çocukların oluşturacağı düşünülmektedir.
Doğal afetlerin çocuklar ve ergen bireyler üzerindeki fiziksel, sosyal, davranışsal ve psikolojik olumsuz etkilerinin azaltılabilmesi için;
Doğal afetlerden önce gerçekleştiren afet hazırlık çalışmalarını da dikkate alan afet ve acil yardım planları hazırlanmalıdır.
Hazırlanan afet ve acil yardım planlarında çocuk ve ergenelerin, temel ihtiyaçları ve kapasiteleri de değerlendirilmeli ve ihmal edilmemelidir.
Çocuklar en çok bilmedikleri kavramlardan korkarlar.
Eğitim öğretim faaliyetlerinde afetler, afetlerden korunma ve ilk yardım gibi çocukların ve ergenlerin afet farkındalığını arttıracak konulara yer verilmeli, farkındalıklarının arttırılması için, eğitimi destekleyici afet tatbikat alanları oluşturulmalıdır.
Sosyal medya ve kitle iletişim araçları bu yaş grubundaki bireylerin doğal afetler hakkında daha çok farkındalığının oluşması için çalışmalarda aktif olarak kullanılmalıdır.
Üniversite öğrencilerinin olası afet riskleri, önleme, müdahale ve iyileştirme çalışmaları desteklenmeli ve teşvik edilmelidir.
Doğal afetlerin neden olduğu kargaşa ortamında çocukların sömürülmesini, istismarını ve suça karışmalarını önlemek için yerel ve ulusal yetkilere sahip görevliler birlikte çalışmalıdır.
Öğretmenler, ebeveynler, afet bölgesinde görevli sağlık çalışanları, arama ve kurtarma çalışanları, gelişim psikolojisi, çocuk ve ergen psikolojisi, fiziksel yaralanma mekanizmaları, davranış değişiklikleri, psikolojik travma belirtileri alanlarında eğitilmelidir.
Bu sayede afetlerden sonra olası sağlık sorunlarının tespiti kolaylaşacak ve zaman kaybetmeden hızlı müdahalelerin gerçekleşmesi sağlanacaktır.
Sağlık bir bütündür. Çocuklarımızı olası doğal afetler yönünden eğiterek hazırlamalıyız.
Kendine güvenen ne yapacağını bilen gençler yetiştirmeliyiz.
Doğal Afetlerden uzak ama hazırlıklı günler geçirmemiz temennisiyle ,
Şahane bir Pazar günü dilerim.
